ALLAH DOSTLARININ ÖZELLİKLERİ
Yunus 62 / 215 -
Biliniz ki Allah’ın velileri için hiç bir korku yoktur ve onlar
mahzunda olmayacaklardır. 63- Veliler, o
kimselerdir ki Allah’a iman edip emirlerine aykırı hareket etmekten sakınırlar.
64- Onlar için dünya hayatında da
(Kur’an’ın ve Peygamberin haberleriyle) ahirette de (cennet’le) müjdeler vardır.
Allah’ın kelimelerinde (verdiği sözlerde) asla bir değişme yoktur. İşte bu
(cennetle müjdelenme), en büyük kurtuluştur.
Tevbe 116 / 204 - Hiç şüphesiz, göklerin ve
yerin mülkü Allah'ındır. O, diriltir de, öldürür de. Size O'ndan başka ne bir
dost vardır, ne de bir yardımcı.
Vakıa 11- İşte onlar (o öne geçenler)
mukarrabin (Allaha yakın kılınan kimseler)dir.
Allah dostları ilim, iman,
ihlâs, sabır, tecrübe, sevgi, hicret ve cihad potasında öyle pişerler ki
aralarına hiçbir kan ve menfaat bağı olmadan birbirlerini sadece Allah için
severler;
1) Yalnız Allah’ a
rükû ve secde etmekten nasihatten ve cihattan zevk alırlar.
2) Kur’an ehli
olurlar, doğruluk ve doğru sözden ayrılmazlar, hakkı hak, batılı da batıl olarak
bilirler.
3) İnfak ve iyilik
edemeyince üzülürler ve hayırda daima ön saflarda yer alırlar.
4) Nefis terbiyesine
devam ederler ve iyilikleri ile tanınırlar ve hürmet görürler.
Onları görenler hep ahireti hatırlar veya düşünürler.
5) Kim Allah’ a
inanır ve ondan korkarsa Allah’ ın da onun işini kolaylaştıracağına ve bir çıkış
yolu vereceğine inandıkları için
a) Toplumun ıslahı ve
kötülüğün önlenmesi için çalışırlar ve hiçbir zorlukta
pes etmezler.
b) Çalışmaları
ve gelirleri engellenmeye çalışılsa bile rızıklarından asla şüphe
etmezler.
c) Bir tehlike ile
karşılaştıklarında panik yapmadan soğukkanlılıkla Allah’ a sığınırlar ve gerekli
mücadeleyi verirler.
d)
Bir felaket anında kendileri için değil
başkaları adına üzülürler veya gözyaşı dökerler.
e)
Allah ve Resulüne duyduğu iman ve sonsuz sevgiden,
ayrıca Yunus 62
“Allahın dostları için korku yoktur ve
mahzun da olmayacaklar” ayetinden dolayı
ölüm meleklerinin gelmesinden, kabirde sorgulanmaktan
pek korkmazlar.
f) Allah’ a olan
sevgi ve güvenmelerinden af ve merhamet beklentilerinden dolayı kıyamet gününde
rahmete layık görülme umudu taşırken bile endişeye düşmezler.
g)
Yukarıdaki beklentilerle yalnız
Allah için sever, Yalnız Allah için buğz ederler, asla riya yapmazlar, toplumun
kokuşmasından rahatsız olurlar ve
mücadelelerinde kararsızlığa düşmezler.
h) Her zaman için
yalnız ve yalnız Allah’ ın sevmemesinden korkarlar.
Sonuç olarak:
Bu büyük insanlar dünya hayatını iş ve ibadet zamanı olarak
gören ve dinlenmeyi ve eğlenceyi ahirete bırakan kimselerdir.