B) İSLAM DÜŞMANLARININ ERİTME VEYA SİNDİRME YÖNTEMLERİ
1) Hud 113 / 233 - Bir de zalimlere meyletmeyin sonra size ateş dokunur, Allah’ tan başka yardımcınız da yoktur, sonra azabından kurtulamazsınız.
Müslümanlar zalimlere sevgi duyar, taklit eder ve içten dostluk kurarlarsa;
a) Ne kendi olarak kalabilirler
b) Ne de onlardan olabilirler,
c) Ama onların musallat olduğu gafil müslümanlar dünyadaki kişiliklerini ve kimliklerini kaybederler,
d) Ahirette de azaba giderler.
2) Al- i İmran 100 / 61 - Ey iman edenler! Eğer kendilerine kitap verilenlerden herhangi bir topluluğa uyarsanız sizi imanınızdan (sonra) çevirirler ve kâfir yaparlar.
Müslümanlar Yahudi ve Hıristiyanlara uyarlarsa her an imandan çevirecek tekliflerle karşılaşacaklarını unutmamalıdırlar.
3) Tevbe 67 / 196 - Münafık erkek ve kadınlar birbirlerindendir, kötülüğü emreder, iyiliği yasaklar ve cimrilik ederler, Allah’ ı unuttular Allah da onları unuttu, münafıklar Allah’ a itaatten çıkanların ta kendileridir.
Münafıklar güçlü olduklarına inandıkları an;
a) Allah yolunda hizmet için harcama yapmadıkları gibi,
b) İyi işleri yasaklarlar,
c) Tüm kötü işleri emrederek inananları Allah yolundan uzaklaştırarak eritmeye çalışırlar.
4) Şuara 151 / 372 - Kâfirlerin emrine itaat etmeyin 152) Onlar o kimselerdir ki yeryüzünü fesada verirler de düzeltmezler.
İnananlar inanmayanları yönetime geçirmedikleri gibi;
a) İnanmayanların isteklerine de dikkatli yaklaşmalıdır,
b) Yoksa inkâr öncüleri İslam ülkelerinde ve İslam’ ın yayıldığı yerlerde;
a) İhtilaller ve isyanlar,
b) Saldırılar ve yağmalamalar,
c) Müstehcen filmler ve maneviyatsız eğitimler,
d) İslam’ a iftiralar vs. ile İslam ülkelerini fesada vermek isterler,
e) Ancak vahiy gerçeğini bilemedikleri için de asla düzeltemezler.
5) Bakara 11 / 2 - Onlara yeryüzünde fesat çıkarmayın denildiği zaman, biz ancak ıslah edicileriz derler 12) Şunu bilin ki onlar bozguncuların ta kendileridir lakin anlamazlar.
Kur’an’ dan uzak olarak çağa göre eğitim ve öğretim yapan eğitimcilere;
a) İman ve hayâya zarar veren konularda fitne ve fesat çıkartmayın denildiğinde “ Bizler ıslah edicileriz. “ derler.
b) Ayette esas bozguncuların kendileri olduğunu fakat bunu anlayacak şuurları olmadığı bildirilmektedir.
6) Meryem 46 / 307 - (Azer) Ey İbrahim dedi: Sen benim tanrılarımdan yüz mü çeviriyorsun, eğer vazgeçmez isen andolsun seni taşlarım, uzun bir zaman benden uzak dur.
Her devirde inkârcılar, Âzer gibi;
a) Kendi inandıklarına inanılmasını isterler,
b) Kendilerinin aksine çalışanların bazılarının erimesi için yükselmesini, bazılarının işe girmesini, şartlanmış olarak görürse işini kaybettirmeye, okulunu da engellenmeye çalışırlar.
c) Daha da ileri giderek taşlama adına işkence etme vs. ile cezalandırmakla da tehdit ederler,
d) Ayrıca hâlâ hakka çalışanların kendilerinden uzak durmasını isterler.
7) İbrahim 13 / 256 - O inkâr edenler peygamberlerine şöyle dediler: Çaresi yok, muhakkak sizi ya yurdumuzdan çıkaracağız yahut dinimize dönersiniz.
Asırlardır inkârcılar peygamberlerine dahi şu şartları koştular:
a) Ya yurdumuzdan çıkıp gideceksin,
b) Ya bizim dinimize döneceksin,
c) Bunlar dışında sana hayat hakkı tanımayız dediler.
8) Neml 56 / 381 - Lut ailesini memleketinizden çıkarın çünkü onlar (kötülüklere yanaşmayıp) temizliğe gayret eden insanlardır.
İnkârcılar;
a) Her türlü rezaleti yaparlar ve rezalete katılmayanlardan rahatsız olurlar,
b) Kendilerine uymayıp temiz kalanları da bölgelerinden sürgün ederler.
9) Mü’min 26 / 469 - Firavun dedi ki: Bırakın beni Musa’ yı öldüreyim de o da Rabbine dua etsin, çünkü ben onun dininizi değiştirmesinden yahut yeryüzünde bir fesat çıkarmasından korkuyorum.
Firavun taraftarlarına “ Sizin dininiz olan yani benim kurduğum bu sistemi değiştirmek veya yok etmek için Musa’ nın fitne çıkarmasından endişe ediyorum. “ derken;
a) Firavun burada Hz. Musa’ nın tebliği ile kendi sisteminin sallanmasını bir fesat çıkarma olarak kabul etmektedir,
b) Bu nedenle “ Hz. Musa istediği kadar Rabbine dua etsin, ben onu öldüreceğim. “ demektedir.
Not: Firavunun bu mantığına göre uğrunda savaşılan ve rakiplerini potansiyel bir suçlu kabul eden vahiy dışı her ideoloji bir din özelliği taşımaktadır.
10) Buruc 4 / 589 - Lanetlendi, o hendeği kazanlar. 5) O yakıtlı ateşi (tutuşturanlar) 6) O zaman ateşin başına oturmuş idiler. 7) Mü’minlere yapmakta oldukları (işkenceyi) seyrediyorlardı 8) Onlar (ın yapmaların) dan nefret ettikleri şeyde, sadece onların mutlak üstünlük sahibi ve hamde layık Allah’ a iman etmeleri idi.
Hendek ehli Allah’ a inananlar için;
a) Hendek kazmakla,
b) İnananları buraya doldurup yakmakla,
c) Tüm vicdan ve merhametten uzaklaşarak zevkle onların yanışlarını seyretmekle,
d) İnkârlarına bu zulümlerini de eklemeleri nedeniyle Allah’ ın gazabına ve lanetine uğramışlardır.
Not: Burada inananlara zulmeden;
a) Uhdud kavmi,
b) Mekke müşrikleri,
c) Ve kıyamete kadar inananlara zulmedenlerin tamamının lanetleneceğine görebilenler için işaret edilmektedir.
İSLAM DÜŞMANLARININ ERİTME VEYA SİNDİRME YÖNTEMLERİ NELERDİR? SORUSUNA
BU AYETLER IŞIĞINDA CEVAPLAR
1) Düşman hep iyi tarafını göstererek, yaldızlı sözlerle yaklaşarak kendine meylettirmek ve taklit ettirmek,
2) Çoğunluğun inanmamasından ve evrensel cehaletin yaygın olmasından ötürü kendine uyanlarla beraber cehalet geleneğini sürdürmek,
3) Kâfirler vahyi iyi bilmediği için menfaatleri ve idealleri uğruna dünyayı fesada verip daha sonra düzeltmemek,
4) Vahiyden habersiz hayatı ıslah etme adına nefsin isteklerinden para ve kadından oluşan zayıf noktaları kullanarak ve her fırsatta bu dürtüleri ön plana alarak tahrik edecek bir ortam oluşturmak,
5) Hz. İbrahim’ in babasının İbrahim’ e “ İmanından vazgeçmezsen seni taşlarım, cezalandırırım ve benden uzak ol “ tehdidini sürdürmek,
6) Lut kavminde olduğu gibi günümüzde de kötülüğe bulaşmayanları toplumdan dışlamak,
7) İnananlar;
a) Geçmişte inancından dolayı ya sürgün edilerek,
b) Ya da erimeye tabi tutularak iki seçenek ile karşıya bırakılmışlardır.
8) Firavun’ un Hz. Musa’ yı fitne görmesi, öldürmek istemesi gibi günümüzde de inananların öncülerine aynı suçlamayı devam ettirmek,
9) Firavun’ un kendi kurduğu sistemi din sayması gibi günümüzde de statükoyu kutsallaştırmak buna karşı inananlara kuşku ile yaklaşırken diğerlerini ise adeta mükâfatlandırmak,
10) Uhdud ehlinde olduğu gibi günümüzde de inananların davalarından vazgeçmediği durumlarda ya işkence ile ya da eritme ile sindirmeyi sürdürmektedirler.