KONUYU OKU
22. ZİKİR VE SÜREKLİ HATIRLAMA
Alfabetik Sıraya Göre Esmâü-l Hüsna (Allah’ın En Güzel İsimleri)

ALFABETİK SIRAYA GÖRE

ESMÂÜ’ L HÜSNA ( ALLAH’ IN EN GÜZEL İSİMLERİ )

 

1) Allah: Allah Teala’ nın özel adıdır. Hiçbir varlığa verilemez ve atfedilemez.

2) El- Adl: İşlerinde aşırılığa gitmeyen, zulmetmeyen, mutlak adalet sahibi.

3) El- Afüvv: Affı çok olan, kulların günahlarını silen.

4) El- Âhir: Sonu bulunmayan, her şey yok olduktan sonra varlığı devam eden.

5) El- Alîm: Olmuş ve olacak olayları, ezeli, ebedi ve sınırsız ilmi ile her şeyi bilen.

6) El- Aliyy: İzzet, şeref ve hükümranlık bakımından en yüce.

7) El- Azîm: Zatı ve sıfatları anlaşılamayacak kadar büyük ve heybetli.

8) El- Azîz: Yenilmeyen, mutlak galip, emir ve iradesine karşı gelinemeyen.

9) El- Bâis: Önce yaratan, ölümden sonra dirilten.

10) El- Bâkî: Varlığının sonu yoktur.

11) El- Bâri: Eşyayı tüm unsurlarıyla birbirine uygun olarak yoktan modelsiz olarak meydana getirendir.

12) El- Bâsıt: Rızkı genişleten, ruhu bedenlere yayan, hayat veren.

13) El- Basîr: Gizli ve açık, uzak ve yakın her şeyi gören.

14) El- Bâtın: Kendi, gizli yarattıkları ve sanatı açık olan.

15) El- Bedî: İdrak edilemeyecek kadar yüce ve güzel, kendisinin benzeri olmadığı gibi örneksiz olarak yarattıklarının da benzeri olmayan şeyleri yaratan.

16) El- Berr: İhsanı ve iyiliği çok olan.

17) El- Câmî: İstediğini istediği yerde ve zamanında toplayan.

18) El- Cebbar: İnsanların hayrına olanı bildiği için gerekeni zorbaca değil zorla da olsa yaptıran, örn. adalet gibi, halkın işlerini mükemmele doğru götürüp tamamlayan, kulun lehine olanı mecbur bırakan.

19) El- Celîl: Hayret verici bir heybet ve azamet sahibi, fakat onu bilen ona itaatle neşe ve sevinç duyar.

20) Ed- Dârr: Zarar verici şeyleri yaratırken içinde bir de lütuf yaratan. Örneğin; deprem, kaza, ölüm, kasırga, hastalık verirken sabrı da öğretiyor.

21) El- Evvel: Başlangıcı olmayan ve başlangıcı düşünülemeyen, kendisinden önce hiçbir varlık bulunmayan.

22) El- Fettah: İyilik ve hidayet kapılarını açan, sıkıntıları gideren.

23) El- Gaffar: Mağfireti çok, günahları örten ve affedendir.

24) El- Gafûr: Bütün günahları bağışlayan.

25) El- Ganiyy: Çok zengin.

26) El- Habîr: Her şeyin iç ve dış yüzünden haberdar olan ve tüm sırları bilen.

27) El- Hâdî: Doğru yola sevk eden, murada erdiren.

28) El- Hâfıd: Din düşmanlarını dünya ve ahirette alçaltan.

29) El-Hafîz: İyi koruyup iyi gözeten, yeri göğü dengede tutan, işleri ortaya çıkaran ve tavırları zapt eden.

30) El- Hakem: Gerçek ve son hükmü veren.

31) El- Hakîm: Bütün emir ve işleri tedbirli ve yerli yerinde olan.

32) El- Hakk: Fiilen varlığı zorunlu, değişmeyen ve gerçek olan.

33) El- Halık: Var edeceği her şeyi hikmeti ve gereği üzere takdir edip yaratan.

34) El- Halîm: Güçlü olduğu halde acele ve kızgınlıkla cezalandırmayan, tehir eden, çok yumuşak, çok zarif ve mahrum etmeyen.

35) El- Hamîd: Her bakımdan övülen, övgüye layık olan ve övenin günahını bağışlayan.

36) El- Hasîb: Kullarına yeten, kâfi gelen, ayrıntıları ile hesabını bilen ve sorgulayan.

37) El- Hayy: Her şeye gücü yeten ve ebedi hayatla diri olan.

38) El- Kâbid: Belli ölçüde maddi ve manevi fakirlikle, darlık ve sıkıntı veren, ruhu alan.

39) El- Kâdir: Dilediği her şeyi istediği gibi yapan, kudretli.

40) El- Kahhar: Mutlak galip, her isteğini yapmaya hâkim, varlıkları hor ve zelil etmeye kadir, en güzel yerleri bir anda harabeye çevirebilen.

41) El- Kavî: Daima pek güçlü, hiç gücünü yitirmeyen, dermansızlığı olmayan.

42) El- Kayyûm: Her şeyin varlığı kendisine bağlı olup kainatı tek başına idare eden, kimseye ihtiyacı olmayan.

43) El- Kebîr: Zat ve sıfatlarının içeriği anlaşılamayacak kadar ulu, yüceler yücesi, benzeri ve dengi olmayan, büyük.

44) El- Kerîm: Fazilet çeşitlerinin hepsine sahip, istenince bol bol ihsan ve ikram eden.

45) El- Kuddûs: Eksiklik, kusur ve ayıptan, her türlü hayal ve benzetmelerden uzaktır.

46) El- Latîf: Yaratılmışların ihtiyaçlarını en ince noktasına kadar sezilmez yollarla umulmayan yerlerden karşılayan ve en ince meseleleri bilen.

48) El- Mânî’ : İstemediğine mani olan.

49) El- Mecîd: Şanlı, şerefli, en üstün.

50) El- Melik: Âlemlerin sahibi ve idareciliği sürekli olan.

51) El- Metîn: Her şeye gücü yeten ve kudretli, kudreti eksilmeyen.

52) El- Mu’ îd: Mahlukatı yok ettikten sonra tekrar yaratan.

53) El- Mu’ iz: Dilediğine izzet, şeref ve onur veren, ilmi ile yücelten.

54) El- Muahhir: Günahkârları kendisinden uzaklaştırıp geride bırakan.

55) El- Muğnî: Her şeyi yeterince veren, istediğini zengin eden.

56) El- Muhsî: Her şeyi ayrıntıları veya sayıları ile bilen ve hiç unutmayan.

57) El- Muhyî: Can veren.

58) El- Mukaddim: İyileri veya istediğini öne alan, kendisine yaklaştıran ve şereflendiren.

59) El- Mukît: Maddi ve manevi rızkı yaratan, beden ve kalbin gıdasını ölünceye kadar veren, koruyan ve mahrum etmeyen.

60) El- Muksıt: Adaletli ve tüm işleri yerli yerinde yapan.

61) El- Muktedir: Her şeye gücü yeten.

62) El- Musavvir: Varlıklara şekil ve suret veren, benzer veya farklı özellikte yaratan.

63) El- Mü’ min: Tasdik eden, güven veren, zarar vermeyen, mucizeleri destekleyen, gönüllere iman ışığı yayan.

64) El- Mübdi: İlk ve örneksiz yaratan.

65) El- Mücîb: İstek ve dualara karşılık veren, ihtiyaçları karşılayan.

66) El- Müheymin: Her şeyi görüp gözeten, varlıklarını hedeflerine ulaştıran, her varlığın halinden haberdar olan.

67) El- Mümît: Eceli gelince öldüren.

68) El- Müntakîm: Suçlu ve günahkârı tevbe etmezse adaleti ile layık olduğu cezaya çarptıran ve mazlumların intikamını er geç ama bir şekilde alan.

 69) El- Mütealî: Her şeyden yüce.

70) El- Mütekebbir: Büyüklükte eşi olmayan, yüceliğini izhar eden, ulular ulusu.

71) El- Müzil: Allah cc kendisine ortak koşanı ve kafa tutanı, itibar ve izzetten mahrum bırakan ve zelil edendir.

72) Mâlikü’ l – Mülk: Kayıtsız şartsız mülkün sahibi, nesnelerden müstağni, arzu ve iradesini dilediği gibi yürüten, emir ve yasaklar koyan.

73) En- Nâfî’: Hayır ve fayda veren şeyleri yaratan.

74) En- Nûr: Âlemleri nurlandıran, sima ve kalplere nur veren.

75) Er- Râfi’: Kendisine inanan ve sevgisine layık olan kullarını yücelten ve şeref veren.

76) Er- Râhim: Acıyan, bağışlayan, pek merhametli, ahirette ise yalnız mü’mine merhamet edendir.

77) Er- Rahmân: Esirgeyen, her çalışana zihin veya bedensel çabasının derecesine göre hakkını veren, tüm mahlukatına ayırım yapmadan durum ve konumuna göre merhamet eden.

78) Er- Rakîb: Gözetleyen, kontrol eden, şahit ve haberdar.

79) Er- Raûf: Pek esirgeyen, pek şefkatli.

80) Er- Reşîd: Doğru yolu gösteren ve olgunlaştıran.

81) Er- Rezzâk: Varlıkların maddi ve manevi rızık veya gıdalarını veren.

82) Es- Sabûr: Çok sabırlı, azap etmede veya öç almada acele etmeyen.

83) Es- Samed: Herkesin kendisine muhtaç fakat kendisi hiç kimseye muhtaç olmayan.

84) Es- Selâm: Noksanlıklardan, afet ve kederden emin olan (yani güvende olan ve güven veren), zulümden uzak ve bahtiyar kullarını saadete erdiren.

85) Es- Semi’’: İster dışta ister gönülde olsun, işitilme özelliği taşıyan her sesi işiten.

86) Eş- Şehîd: Her şeyi her yerde, her zaman gözleyerek bilen.

87) Eş- Şekûr: Az iyiliğe fazlasıyla karşılık veren, şükre layık, şükredene bilerek nimetini artıran.

88) Et- Tevvâb: Tevbeyi en çok kabul eden ve günahları bağışlayan.

89) El- Vâcid: Dilediğini dilediği yerde ve dilediği zaman bulabilen ve hiçbir şeye muhtaç olmayan.

90) El- Vâhid: Parçalara ayrılmayan, tek ve benzeri bulunmayan.

91) El- Vâlî: Gizli ve açık tüm işleri tek başına idare eden.

92) El- Vâris: Mülkün ve servetlerin gerçek sahibi.

93) El- Vâsi’: İlmi, merhameti ve ihsanı her şeyi kuşatan.

94) El- Vedûd: Çok merhamet eden, çok seven ve sevilen ve sevgisi kazanılmaya layık olan.

95) El- Vehhâb: Karşılıksız olarak veren, en küçükten en büyüğüne kadar her ihtiyacı karşılayan, maddi ve manevi nimetlerini bol bol veren.

96) El- Vekîl: Kendisine güvenilip dayanılan, yüklendiği işleri çok iyi yapan ve kendisine duyulan güveni asla sarsmayan.

97) El- Velî: Dostlarına yardım eden, düşmanlarını kahreden, ayrıca yardımcı, dost, kendisine itaat edenleri günahlardan kaçındırarak yardım eden, dostlarının işini yüklenen.

98) Ez- Zâhir: Varlığı, birliği birçok delillerle apaçık anlaşılan.

99) Zü’l- Celali Ve’ l- İkram: Azimet ve ikram sahibi.