KONUYU OKU
ARAŞTIRMALAR (GÜNCEL KONULAR)
73. KADİR GECESİ BİLİNCİ

KADİR GECESİ BİLİNCİ

 

            M.S. 610 yılı 27 Ramazan’da Hz. peygamberimize 40 yaşında, Mekke’nin Hira Nur dağının mağarasında gece yarısından sonra bir murakabe esnasında Cebrail gelerek her tarafı nur kapladığı bir ortamda “Ya Muhammed! Oku” dedi, peygamberimiz “ben, okuma bilmem” dedi ve Cebrail şefkatle ama güçlü bir şekilde bağrına basarak sıktı.  İkinci seferinde de “oku” deyince yine peygamberimiz “bilmem” dedi ve Cebrail yine şefkatle bağrına basarak sıktı. Üçüncü seferinde Cebrail’in eşliğinde aşağıda manası yazılı olan Alak suresinin ilk beş ayetini okudu:

1- (Ey Resulüm, besmele getirerek) Rabbinin adı ile (Kur’an’ı) oku ki (her şeyi) o yarattı.

2- İnsanı bir kan pıhtısından yarattı.

3- Oku... Senin Rabbin nihayetsiz kerem sahibidir.

4- Ki O, kalem ile (yazıyı) öğretti,

5- İnsana bilmediği şeyleri öğretti.

 

Böylece Kur’an semadan yeryüzüne inmeye başladı. Bu geceyi ne kadar kutlasak, bu geceye ne kadar sevinsek az geldiği gibi o günden bu güne “ilk emri oku” diye başlayan Kur’an için ne yaptık? Biz de onu hayatımıza indirdik mi? diye sorgulayarak ve neler yapmalıyız diye programlar ve çalışmalar yapmanın her müminin bir görevi olduğunu da unutmamalıyız.

 

Bu geceyi anlatan özel olarak bir de sure indirilmiştir.

 

Kadir 1- Şüphesiz onu (Kur’an’ı), Kadir gecesinde (Levhi Mahfuz’dan aşağı semaya) biz indirdik.

2- Bildin mi nedir Kadir gecesi?

3- Kadir gecesi, bin aydan daha hayırlıdır (ki bu mübarek ve şerefli gece, Ramazan ayının yirmi yedinci gecesidir).

4- O gecede melekler ve Ruh; Cebrail Rablerinin izni ile (o sene takdir edilen) her iş için arka arkaya iner.

5- O gece, fecrin doğuşuna kadar selâmettir. (Allah o gece yalnız selâmet ve hayır takdir eder yahut melekler, müminlere selâm verir dururlar.)

 

NOT:

Kadir gecesi vahyin başladığı gece olduğu için Allah katında ve müminler arasında en şerefli bir gece olarak kabul görmektedir.

Kadir gecesi, Cuma günleri duaların kabul edildiği an ve insanın ölüm vakti müminler uyanık olsunlar ve ebedi azıklarını iyi hazırlasınlar diye gizlenmiştir.

Bu gece daha başka kazancı ile ilgili olarak Cebrail (as) sevgili peygamberimize geçmiş ümmetlerden çok uzun ömürlü ve çok hayır işleyenlerden adı Şem’un veya Hazkıyl’dan bahseder. Peygamberimiz de ashabına aktarınca sahabeleri böyle bir uzun ömre sahip olmadıkları için ve çok hayır yapamayacaklarına üzülünce peygamberimiz de mahzun olur. Bunun üzerine Yüce Rabbimiz o kadar yaşayamasak da bu geceyi ihya edenlerin manevi yönden ( 1000 ay yani 83 yıl 4 aydan) daha kârlı olacaklarını müjdelemiştir.

Müminler, her yıl bu geceyi karşılarken imanda, ilimde, ibadette, hayırlı işler için duada, tebliğde, kardeşlikte, cihatta ve fakirlere yardım etmede yarışmalıdırlar.

 

Aşağıdaki ayetlere dikkat edersek amellerimizi melekler hem izliyor hem de yazıyorlar.

 

İnfitar 9- Hayır, (siz sadece Allah’ın keremini inkâr etmiyorsunuz.) daha doğrusu siz, hesap ve ceza gününü inkâr ediyorsunuz. 10- Hâlbuki üzerinizde gözetleyici melekler var, 11- (Amellerinizi yazan ve Allah katında) kerim olan kâtip melekler var, 12- Her ne yaparsanız bilirler...

 

Ayrıca yine melekler Allah’ın izniyle aşağıdaki görevleri de vakti geldikçe yaparlar.

 

             Rad 11- Her insan için önünden ve arkasından takip eden melekler vardır. Onu Allah’ın emriyle korurlar…

 

Mümin 7- Arş’ı yüklenen melekler ve onun etrafındakiler Rablerini hamd ile tespih ederler. O’na iman ederler ve iman eden kimseler için de şöyle mağfiret dilerler: Ey Rabbimiz! Senin rahmetin ve ilmin her şeyi kuşatmıştır. Bunun için tevbe edenleri ve senin yoluna koyulanları bağışla, onları cehennem azabından koru.

 

Enbiya 27- Melekler, Allah’ın sözünün önüne geçmezler, hep onun emriyle hareket ederler.  28- Allah, onların önlerindekini de, arkalarındakini de (yaptıklarını ve yapacaklarını) bilir ve onlar, O’nun rıza verdiği kimselerden başkasına şefaat edemezler. Hepsi O’nun korkusundan titrerler.

 

Not: Yukarıdaki üç ayete dikkat edersek melekler Allah’ın izniyle koruyorlar, dua ediyorlar ve Allah’ın dilediğine şefaat edebiliyorlar. İnananlar için bunlar çok büyük lütuflardır.

 

Yine bu gecede yapılanlara dikkat çekilmesi için Duhan suresinde de tekrar edilmiştir.

 

Duhan 1- Hâ, Mîm. 2- (Haram ile helâli açıklayan, ifadesi) parlak Kitap; Kur’an hakkı için       3- Gerçekten biz, onu, mübarek bir gecede (Kadir gecesinde) indirdik. Çünkü biz, (Kur’an’ın hükümleri ile) korkutanız. 4- Her hikmetli iş o mübarek gecede ayırt edilir (rızık, ecel, iyi ve şerden ibaret bütün işler Kadir gecesinde yazılır). 5- Bu, (hikmetimizin gereği olan) tarafımızdan bir iştir. Çünkü biz peygambere göndereniz. 6- Peygamberi kitapla gönderişimiz de senin Rabbinden bir rahmettir, nimettir. Gerçekten O, Semi’dir; bütün söylenenleri işitir, Âlim’dir; her hali bilir.

 

 

Yine bu gece görevli meleklere bir yıllık yapacağı işlerin planı verilir.

 

1. Mikail’e, yağmur, rızık, sel, deprem, yangın, hortum, kıtlık, tsunami gibi tabiat olayları ile ilgili bilgiler ve emirler verilir.

2. Azrail’e, kimlerin hasta ve sakat olacakları ve kimlerin öleceklerinin listeleri ve emirleri verilir.

3. Cebrail’e, peygamberlere vahiy getirme görevi verilmiştir fakat bu görevi bitmiştir. Ancak Allah ile vasıtasız olarak konuşan, çok güçlü, çok itibarlı, üstün ve kesin bilgilere sahip kılınmış bir melek olup Allah’ın emirlerini diğer meleklere bildirmekle ve ayrıca harplerle ilgili dosyalarla da görevlidir.

4. İsrafil’e, kıyametin kopması için sura üflemekle görevlendirilmiştir. Bu konuda Ebu Said el–Hudri (ra) Resulullah (sav) in şöyle buyurduğunu rivayet eder: Sur sahibi (İsrafil (as)) boruyu ağzına dayamış ne zaman emir verilirse üflemek üzere izin beklemekte iken ben nasıl sevinip zevk alabilirim!

Nebi’nin haber verdiği bu durum sahabeyi kirama oldukça ağır geldi. Bunun üzerine buyurdular ki: Hasbünallah ve ni’mel-vekil ( Allah bize yeter. O, ne güzel vekildir) deyiniz.        Tirmizi

 

 

Bu durumda;

Kendinde iyiliği yayma ve kötülüğü engelleme konusunda sorumluluk hisseden her mümin elinden geldiği kadar aşağıdaki ayetlere göre geceleri değerlendirirler. Çünkü geceleri kalkamayanlar ve Allah aşkıyla ürpermeyenler insanları gafletten kolay kolay uyandıramazlar. Gecelerinin bir kısmını Kur’an’a vermeyenler insanlara da hikmetli bir şeyler veremezler. Gerçekten geleceğe Kur’an’ı taşımak isteyenler Kur’an’la dirilmelidirler. Zira;

 

Müzzemmil 1- Ey elbiselerine bürünüp yatan (Peygamber)! 2- (Namaz kılmak ve ibadet etmek için) gece kalk ancak birazı müstesna. 3- Gecenin yarısını kalk yahut bu yarıdan biraz eksilt, 4- Yahut o yarının üzerine ilâve et. Kur’an’ı da yavaş ve açık olarak güzelce oku. 5- Çünkü biz, sana, (sorumluluğu) ağır bir söz (Kur’an) vahyedeceğiz. 6- Muhakkak ki gece (ibadet için yatağından) kalkan kişi, neşe bakımından daha kuvvetli, (Kur’an’ı) okuyuş bakımından da daha sağlamdır. 7- Doğrusu sana, gündüz uzun bir meşguliyet var (bunun için geceleyin bol bol ibadet etmek en uygundur). 8- Hem Rabbinin ismini an ve her şeyden kesilerek O’na ihlâs ile ibadet et.

 

 

YİNE BU GECE DEĞERLENDİRMEMİZ GEREKEN HADİSLER

 

Ebu Hüreyre (ra) rivayet ettiğine göre Resulullah (sav) şöyle buyurdu: Her kim faziletine inanarak ve karşılığını sadece Allah Teala’dan bekleyerek Kadir gecesini ihya ederse geçmiş günahları bağışlanır.                     Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesai, İ.Mace

 

Aişe (ranha) şöyle rivayet eder. Ben Resulü Ekrem’e (sav), Ey Allah’ın Resulü, eğer Kadir gecesinin hangi gece olduğunu anlarsam o gece nasıl dua etmemi tavsiye buyurursunuz? diye sordum. Buyurdular ki: Şöyle de ”Allah’ım! Sen affedicisin, affetmeyi seversin, benim günahlarımı da bağışla.”                                                                      Tirmizi, İ. Mace

 

Ebu Hüreyre (ra) Resulüllah (sav)in şöyle buyurduğunu rivayet eder: İtidali koruyun ve doğruyu arayın! Biliniz ki hiç biriniz kendi ameli ile kurtuluşa eremez! dediler ki:

- Sen de mi kurtulamazsın Ey Allah’ın Resulü! Buyurdular ki:

- Ben de kurtulamam. Ancak yüce Allah’ın beni rahmetine daldırması ve keremi sayesinde (kurtuluşa ermişim).  

                                                          Müslim, Buhari, İ.Mace, A. b. Hanbel, Darimi, İ.Hibban, Ya’la                                                                      

                                                                                                          

Ebu Hüreyre (ra) rivayet ettiğine göre Resulullah (sav) şöyle buyurdu: Bir kimse uyuduğu zaman, şeytan onun ense köküne üç düğüm atar. Her düğümü attığında eliyle vurarak “Gece uzun olsun, uyu” der. Eğer o kişi gece uyanır Allah’ı zikrederse bir düğüm çözülür. Şayet abdest alırsa bir düğüm daha çözülür. Bir de namaz kılarsa üçüncü düğüm de çözülür. Böylece o kimse dinç ve neşeli bir halde sabahlar. Aksi takdirde uyuşuk ve tembel bir vaziyette sabahlar.                                                         

Buhari, Müslim, Ebu Davud, İ. Mace

 

 

Ebu Safvan Abdullah ibn Büşr el-Eslemi (ra) Resulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet eder: İnsanların en hayırlısı ömrü uzun ve ameli güzel olandır.                                  Tirmizi, Darimi, Ahmet b. Hanbel,

                         

 

 

                                                                     

Sonuç olarak:

Ömür sel gibi gelip gidiyor.

Nice insanlar yaşayıp öldüler.

Bugün onların çoğunun ne ismi ne de mezarları belli değil.

Ameli kötü ise kitabe de diksen faydası olamaz.

Biz de bir gün ölür ve insanlar tarafından unutuluruz.

Allah tarafından cehennemde terk edilmemek için onu hoşnut etmek gerekiyor. Bu nedenle coşkun selleri barajların tuttuğu ve kanallara yönelttiği gibi biz de İslam’ın daha da yücelmesi için büyük hayır kurumlarında hizmet ve öncülük ederek bir noktada manevi hayır barajları kurarak, hem de bu geceleri değerlendirerek uzun bir ömür yaşayamasak da amel defterlerimizi açık tutmak için hizmet yatımlarıyla ömrü değerlendirmek gerekiyor. Maddeten olmasa da manen uzun ömürlüler ve çok hayırlılar arsına girebiliriz.

İyi niyetleri ve iyilikleri insanlar bilmese de Yüce Rabbimiz bilmektedir.