KONUYU OKU
39. TEBLİĞ
Tebliğin Arka Planı
Hayatta İhtilaf Ve Ayrılığın Zararları

E) HAYATTA İHTİLAF VE AYRILIĞIN ZARARLARI

 

a) İhtilafın nedenleri

   1) Cehaletin, nefsin, menfaatin, gururun, hırs, haset ve kıskançlığın ön plana geçmesi,

   2) Olgunlaşmamak, karamsarlık ve iyi niyetleri bile kötüye yorumlamak,

   3) İslam’ la kendi kanaatlerini ve mizaçlarını karıştırmak,

   4) Özellikle farklı eser veya kaynaklardan beslenmek ve sorumluluklardan kaçmak,

   5) Peygamberimizi gereği gibi tanıyamamak ve örnek almamak,

   6) Nüzul sebeplerini bilmeden Kur’an’ ı okumak ve cahillerin öne geçmesi vs.

 

b) Ayrılığın zararları

   1) Gerçekten Kur’an ve sünnetle özdeşleşmiş İslam’ i bir cemaat veya gruptan dağılanlar bir ağaçtan kopan dallar gibi kurumaya, yapraklar gibi rüzgârlar önünde sürünmeye ve dağdan kopan kayalar gibi ufalanmaya talip olmadır. Bu ayrılık sonucu bir göl veya ırmağın kenarındaki sular gibi önce bataklık olmaya sonra da buharlaşmaya mahkûm olurlar. Çünkü birçok parçalanma hem kendini hem de bütünü mahveder.

   2) Tüm emeklerin, enerjilerin ve kazanılan imkânların bir kumarda kaybolması gibi bu değerler de kaybolur gider,

   3) Nice yetişecek önderler ve zeki insanlar işlenmeyen madenler gibi boşluğa itilir,

   4) Yapılacak tüm işler, projeler yarım kalır ve kazanılacak insanlara ulaşılamadığı gibi eskiler de kaybedilerek düşmanın yapacağı tahribattan fazlası yapılmış olacağından yeni bir düşman aramaya lüzum kalmayacaktır. Çünkü bu yöntem yaptığı binayı yıkmaya benzer.  

   5) Fabrika fırınlarının soğuması ile üretimin durması ve kazançların hayal olması gibi ihtilafla eğitim, öğretim, birlik, beraberlik ve nice hedefler de hayal olur,

   6) İhtilaflar tüm mensuplarında ümitsizlik, karamsarlık ve yalnızlık oluşturur, 

   7) Her geçen gün kin, nefret ve gıybet artar ki bu da şeytanı sevindirir.

   8) Yahudi fitnecilerin başlattığı İhtilaflar zamanla sahabeden 3 büyük halifenin ve daha sonra Emevi Saltanatı ile başlayan zulüm 3 büyük mezhep İmam’ında katlinde rol oynamış ve böylece yeri doldurulamayacak zararlara sebep olmuştur. Zaten ihtilaflar geçmişte viraneden başka bir miras da bırakmamıştır, bundan sonra da bırakmaz.

   9) Asrısaadette Yahudi Abdullah İbni Sebe ve takipçilerin fitnesiyle Hz. Osman’ ın,       Hz. Ali’ nin ve Hz. Peygamberimizin torunu Hz. Hüseyin’ in ailece susuz olarak şehit edilmesi ile çok acı bir sürece girilmiştir. Üstelik Yezid’ in   Hz. Hüseyin’ in kesilmiş başını masaya koyup yüzüne kılıcını vurarak Bedir’ in intikamını aldık demesi müslümana has bir söz değildir. Bu durumda Yezid’ in hangi zorbaları ve hangi Emperyalistleri temsil ettiğini bilmeli ve Yezid’ in şahsında Şia’ nın Ehli Sünnet’ e tepkisi baltayı bir başka taşa vurmak olduğunu artık görmeli ve sürüp gelen Yahudi ve Haçlı fitnecilerin ekmeğine yağ sürmemek için Şii ve Sunni ayrımını bitirmelidir. Bunun için de büyük ve birleştirici âlimlere çok büyük iş düşmektedir. Marifet yarayı kanatmak değil merhem sürmektir.

10) Bir de Fransız devriminin etkisi ile yayılan milliyetçi akımlar geçmişte Osmnalının dağılmasını hızlandırdığı gibi şimdi de Anadolu ve Ortadoğu da hâlâ dağılmayı tahrik etmektedir. Buna karşı yine toparlayıcı alimlere acilen ihtiyaç vardır.

 

c) Ayrılığın oluşmaması, birlik ve beraberliğin gerçekleşmesi için gerekenler;

1) Nasıl ki;

               a) Saat parçalarından çalışan saati yapmak için bir usta gerekiyorsa,

               b) Tuğlaları, çimentoları, kum ve demirleri birleştirip bina yapmak için işçiler, ustalar ve mimarlar gerekiyorsa,

               c) Hizmet için de bu davaya çalışan maneviyat işçileri, fedakâr ustaları ve bir nevi uzman toplum mimarları gerekmektedir.

2) Öncü insanlar başarılarını arttırmak için dostlarına daha çok değer vermeli ve bunlara yeni dostlar eklemelidir.

3) Bütünlüğü daima korumaya çalışmalıdır. İstemeyerek herhangi bir nedenle kopan parçalardan birisi keyif ve zevklerini davalarının önüne geçirirlerse iyice erirler, ama geride kalanlar hak davalarına daha çok çalışırlarsa yetersiz kalsalar da puanları daima artıdır. Çünkü bu bir sancak yarışıdır.

4) Herhangi bir ihtilaf esnasında her grup suçu önce kendisinde aramalı ve karşı gruba düşmanlıktan daha çok kalplerin tekrar ısınması için iyi yönlerini uzaktan da olsa söylemelidir.

5) İhtilafa neden olsa da değişim zorunludur. Değişim ya baskı ile ortalama bu olsa olsa iki nesil devam eder, ya da kültürel süreçle olur. Bunun için diyalektiği çok iyi bilmelidir. Çünkü zıtlar ve çelişkilerin çarpışması zorunlu olarak olumlu yönde değişimi ve gelişmeyi zorlar ki bu da bir rahmettir. Bir ameli kolaylaştırmak için ihtilaf rahmettir. Ama düşmanlığa götüren inançtaki ihtilaflar fitnedir.

6) Aslında cinayetlerde caniler kadar ortamı hazırlayanlarında suçlu olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle gönüller kırmaya değil gönüller kurmaya namzet olunmalıdır.

7) İhtilafın oluşmaması için çok duyarlı olmalı, çünkü okyanuslar bile damlalardan oluştuğu gibi cemaatlerde fertlerden oluşur. Bu nedenle tek insanın bile kıymetini bilmeliyiz.

8) Grupçuluğa çağıranlar İslam’a değil fitneye çağırmış olurlar.

9) Farklılıkları bahçedeki güllere benzetmelidir. Güllerin kokusundan herkes yararlandığı gibi bunların hizmetlerinden de herkes yararlanmalıdır.

10) Bir bütünden ayrılmış farklılıklar (yani küçük gruplar), kesilen bir ağaçtan çıkan ve aşı yapılmamış harab olan ve zayıf kalan filizlerden farksızdır.

 

İhtilafı önlemek ancak Kur’an’a uymakla mümkündür. Çünkü;

1) Hucurat 10 / 515 - Müminler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin ve Allah'tan korkun ki rahmete eresiniz.

2) Nisa 128 / 98 - ... Barış en hayırlı bir iştir...

3) Al- i İmran 110 / 63 - Siz insanların iyiliği için ortaya çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz…

4) Al-i İmran 28 / 52 - Müminler, müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesin ve onu her kim yaparsa Allah'dan ilişiği kesilmiş olur…

5) Ali- i İmran 103 / 62 - Hep birlikte Allah’ ın ipine sarılın, parça parça olmayın...

6) Hucurat 12 / 516 - Ey iman edenler! Zannın birçoğundan sakının…

7) Hucurat 6 / 515 - Ey iman edenler! Eğer bir fasık size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın…

7) Enfal 46 / 182 - Allah’ a ve Resulüne itaat edin ve birbirinizle çekişmeyin...

8) Nahl 92 / 276 -  … İpliğini sağlamca büktükten sonra çözen o kadın gibi olmayın…

9) Enam 159 / 149 - Dinlerini parça parça edip gruplara ayrılanlar var ya senin onlarla hiçbir ilişkin yoktur…

10) Nisa 93 / 92 - Kim bir mü’mini kasten öldürürse cezası içinde devamlı kalmak üzere cehennemdir, Allah ona gazap etmiş, lanetlemiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır.

 

Not: Bu yukarıdaki ayetleri yüreğine sindirenler bireysel, toplumsal ve evrensel bazda ihtilaftan kaçınarak birlik ve beraberlikte insanlığa örnek ve önderlik yaparlar.

 

Sonuç olarak tarih boyunca;

a) Pireye kızıp yorgan yakanlar,

b) Hocaya kızıp eğitimi kesenler,

c) Rüzgâra kızıp gemiden inenler,

d) Bir kişiye kızıp binlerce dostlarını terk edenler,

e) Aynaya kırılıp pasaklı gezenler çarpışan su kabakları gibi enerjilerini boşa akıtmışlar ve buğdayı olmayan değirmen taşları gibi birbirlerini yemişlerdir.

f) Bazı hastalıkların çabuk iyi olmadığı gibi bazen kırgınlıkları da kolay kolay atılamıyor. Bu nedenle hasta olmamak için ne kadar dikkat ediyorsak kırgınlığın oluşmaması için o kadar dikkatli olmalıyız.

g) Bunları düşünüp aynı hataya tekrar düşmemek için her türlü üzücecek ve dağıtacak olaylardan kaçınılmalıdır. Çünkü İslam’ ın âli menfaati, onur ve şerefi tüm ihtilaf sebeplerinin üzerindedir.

            h) İyi bilinmelidir ki horozlar ve boğalar gibi ihtilafçılarda boğuşa boğuşa ölseler de sadece seyircilere keyif verirler. Bu bilinirse oynanan oyunlar ve ihtilaflar da o kadar çabuk bertaraf edilebilir. Yeterki iyi niyetli olunsun.