KONUYU OKU
38. ÖLÜMÜN PSİKOLOJİK YÖNÜ
Ölümün Arka Planı

ÖLÜMÜN ARKA PLANI

 

Bu konuda Allah’ın El-Mumit ve Er-Rahim isimlerinden faydalanmalıdır.

1) İnsan,

a) Doğumunu bir emanet olarak verilme,

b) Ölümünü de bu emanetin alınması olarak görmelidir.

c) Ölüm düşüncesi insanı kendine, ölmek de Allah ‘ a döndürür.

 

2) Ölüm öyle bir nasihat ki;

a) Her sabah ve her ilkbahar dirilişi hatırlatmalı,

b) Her akşam ölümü, her sonbahar kıyametin kopuşunu hatırlatmalı,

c) Ayrıca seyahate çıkacak birinin yol hazırlığı, düğün yapacak birinin düğün hazırlığı, doğum yapacak annenin doğum hazırlığı gibi Allah ve Resul’ üne ulaşmak isteyen de ahiret hazırlığı yapmalıdır.

 

3) Ölüm düşüncesi her an ölüm meleğini gözletir;

a) Aldanışı ve malla gururlanmayı önler,

b) İnsanları aktifleştirerek hayır işleme yarışına iter ve itmelidir,

c) Yardım kurumlarıyla merhamet ve gözyaşı medeniyeti kurdurur.

 

4) Ölüm bakış ve inanışa göre farklı algılanır. Örneğin;

a) Mazlumlara bir teselli,

b) Allah dostları için ise dosta kavuşma ve en mutlu gündür.

c) Yaşamayı çok sevenlere ve günahkârlara ise bir kâbus veya karabasan gibidir. 

d) Sonsuzluk isteyenlere bir tehdit ve sıkıntı kaynağıdır. Çünkü yaşlandıkça ölüm korkusu yanında emelleri de artar fakat ölüm emellerinden önce gelir.

 

5) Ölüm imanlı bir insan için ümit ve özlemdir;

a) Bir âlemden diğer âleme bir geçiş merasimidir,

b) Ayrılık ve gurbetin bir son bulması, sılaya dönüştür,

c) Hayatın ölümle anlam kazanmasıdır,

d) Bu nedenlerle bilinçli bir mü’min her anını hayırla değerlendirir.

 

6) Bir noktada ölüm;

a) Yatalak hastalar için,

b) Tedavisi olmayan diğer kronik hastalar için,

c) Aşırı ihtiyarlar için,

d) Ve bunların çilesini çeken sahipleri için sadece dünya çilesinden bir kurtuluştur ama tevbe ve imanla ve bu çilelere isyan etmeden giderse inşallah kurtulur.

e) Ölümü öldüren tek şey Allah’ a duyulan derin sevgidir. Mevlana benim ölümüm düğün gecem sayılır dediği gibi bir şehit içinde gül bahçesidir.

 

7) İnsanlar;

a) Her nefesin ölüme götüren bir basamak olmasını,

b) Hiçbir girişimin bunu önleyemeyeceğini bilmeli,

c) Kır gezintisine veya başka diyara göçe hazırlanırken hiçbir şeyi eksik bırakmamaya çalışıldığı gibi ahirete de bu düşünce ile hazırlanmalıdır.

 

8) Ölüm H. Ş. gereği;

a) Ne kadar sevsen ayrılacaksın,

b) Ne kadar yaşasan öleceksin,

c) Ne yapsan sorulacaksın uyarısını,

d) İçinde daima canlı tutmalıdır.

 

9) Aklını kullanan insanlar için;

a) Doğunca kulağına ezan ve kametin okunması,

b) Ölünce de cenaze namazının kılınması,

c) Ömrün ezanla kamet arası kadar kısa oluşunu hatırlatmalıdır.

 

10) Kabirde Rabbin kimdir? sorusuna cevap verirken Rabbim;

a) Bizim şirket,

b) Bizim okul,

c) Bizim fabrika,

d) Bizim fırın vs. şeklinde değil de

e) Rabbim Allah, kitabım Kur’an, peygamberim de Hz. Muhammed (sav) dinim İslam diyecek şekilde bilinçli yaşamalıdır.

 

11) Her mü’min ölümle hesaplaşmalı;

a) Tüm ideallerine ulaşmış olarak ölen kimsenin pek fazla olmadığını,

b) Ölmüş kimselerin de artık geri dönüp amel yapma imkânı bulamadığını bilmeli,

c) Ve her anını hayırla değerlendirmenin yolunu aramalı,

d) Belki bu akşam ölebilirim diye kelimeyi şahadet getirerek uyumalı,

e) Bebekli bir anne, baharında bir genç ansızın ölebiliyor, ölümü durdurma imkânı yoktur.

 

12) Hayatın bir istasyonda tren bekleyen sonra tren veya tabut gelince de binip giden yolcuya benzemesinden dolayı;

a) Herkes yaşayanlara yolcu gözü ile bakmalı, her günün bitişinde kendi ölümünü de düşünmeli,

b) Bu anlayışla en yakını da olsa, ölüp giden kişi için isyana varan bir tavır takınmamalı bilakis ahiret valizini doldurmaya çalışmalıdır.

 

13) Üniversite sınavı gibi ahiret sınavını da düşünmelidir. Ahiret hesabını reddetmek ise zulmü reva görmektir.

 

14) İnsan hayatı bir emanet ve sınav iken bazı insanlar;

a) Bir yakının ölümü ile sarsılır,

b) Allah’ a isyan edercesine ve kafa tutarcasına feveran eder,

c) Günlerce süren matemi nedeniyle bazen iş hayatı bile sarsılabilir.

d) Hâlbuki bu konuda aile büyüklerini ve beş çocuğunu kaybetmesine rağmen davasında hiç sarsılmayan Hz. Peygamberimizi çok düşünmeli ve örnek alınmalıdır.

 

15) Bazı insanlar fakirin hakkı olan zekât ve sadakayı kısarken şatafatlı bir mezar yapmaktan da kaçınmamakta ayrıca kalbine yazması gerekeni mezar taşına yazmaktadır.

 

16) Bazı insanlar “ nasılsa öleceğim, geçinecek kadar bir işim olsun yeter “ diyerek ona da ulaşamazken dünyaya hükmetmek isteyen emperyalistlere de fırsat vermiş olur.

 

17) Bazen taziyelerde, bazen mezarlık da Kur’an-ı ölüye, mezara veya onun hatıralarına bakarak ölü kalpleri diriltmek için okumalıyız. Zira madem toprak olacağım öyleyse toprak gibi kusurları örten, toprak gibi temiz ve toprak gibi üretken olmalıyım.

 

18) Ölümü düşünmemiz bize ilkeli ve aktif bir müslüman olmamızı sağlamalıdır. Hatta insanı alıp ötelere götüren aşağıdaki şiir bile;

 

Neylesin ölüm herkesin başında,

Uyudun, uyanmadın olacak,

Kim bilir nerede, nasıl, kaç yaşında,

Bir namazlık saltanatın olacak,

Taht misali o musalla taşında.

 

                                                                                           C. Sıtkı TARANCI

  

Bir toprağa veya mezara baktıkça insanın aklına gelmesi gerekenler;

a) Üzerimde geziyorsun ama bana döneceksin,

b) Üzerimde elbise beğenmiyorsun ama bende kefenle yatacaksın,

c) Üzerimde isyan ediyorsun ama bende kabir azabı çekeceksin,

d) Üzerimde gülerek günah işliyorsun ama bende ağlayacaksın,

e) Üzerimde çok neşelisin ama bende üzüleceksin,

f) Üzerimde haram yiyorsun ama bende seni böcekler yiyecek,

g) Üzerimde çok mal topluyorsun ama bende hesap vereceksin,

h) Üzerimde hile yapıyorsun ama bende zelil ve rüsva olacaksın,

ı) Üzerimde ışıksız gezmiyorsun ama bende karanlıkta kalacaksın,

i) Üzerimde şen, şakraksın ama bende yalnız kalacaksın,

j) Üzerimde kimseye değer vermiyorsun ama bende sen de değersiz kalacaksın,

k) Üzerimde kimseye merhamet etmiyorsun ama bende sana da merhamet edilmeyecek diye düşünmede fayda vardır. Çünkü ölüm, bilen için cenaze ve mezar görüntüsü en ibretli ve etkili bir nasihati yapmaktadır.